TEKSTİLTEK | KASIM UZUNÖZ VE EĞİTİM DUYURULARI | DOKUMA DESİNATÖRLÜĞÜ | GRAMAJ - İPLİK TESTLERİ | SİZİN MESAJLARINIZ. | TEKSTİL TERİMLERİ | TEKSTİL SANAT HABER | BOYA BASKI | MESLEKİ YAZILAR | ANLAMLI YAZILAR |UNUTULMAYANLAR

UNUTULMAYANLAR

Bu sayfa Bursa da tekstil sektörüne mesleki bilgi ve çalışmalarıyla hizmeti geçmiş olan değerli insanlarımızın unutulmaması için hazırlanmıştır. Bu nedenle tanıdığınız bu insanlarımız hakkında bana meil(kauz@mynet.com) gönderirseniz memnun olurum.
UNUTULMAYANLAR sayfası için kişilerin kısa özgeçmişi ve en az bir fotoğrafına ihtiyacım var. .. Kasım UZUNÖZ

mehmet_manyasli.jpg

Mehmet MANYASLI (DESİNATÖR)

20.05.1940 yılında Bursanın Mustafa Kemal Paşa ilçesinde doğdu. Dört kardeşten üçüncüsü olan Mehmet MANYASLI çok küçük yaşlarda Bursaya taşınmışlar Babası Alaiddin Manyaslı o yıllarda Belediyede çalışmış. Annesi Hüsniye Asiye Manyaslı Merinos Fabrikasında çalışıyormuş. Günün zor şartları içersinde yaşam sürerken 7 yaşında babasını kaybetti. Şartlar dahada ağırlaşınca okul yerine iş hayatı başladı .Ailede okula gidemeyen tek kişi Mehmet Manyaslı idi .Her türlü işlerde çıraklık yaptı. O dönemin en gözde ve Bursanın can damarı olan dokumada çalıştı. Dokumanın sadece tek safhasında değil mutfağında bulunmuştu..Yeri geldi iplik taşıma,yeri geldi dönemin kara tezgahların tamirinde ve yeri geldi kumaşın dokunmasında bulundu .Yani dokumanın her aşamasında yer almıştı. Bu aşamaların ilerleyen zamanlarda ona büyük yararı dokunmuştu .Bir problem çıktığında çözümünü hemen bulabiliyordu. Desinatörlüğün sadece kumaşın desenini çizmek değil, o desen çizilirken tezgahlardan çıkışını ,kumaşın bitmiş halini, gözünde canlandırırak deseni çizerdi. 1952 yıllarında kısa bir süre İstanbulda çalıştı. Tekrar Bursaya geldiğinde birçok dokuma fabrikalarında 1960-1967 yılları arasında ustabaşı olarak çalıştı. Ve en son kendisine meslek olarak seçtiği Desinatörlüğü yapmaya başladı. Mesleğindeki ciddiyet,dürüstlük,kendisine olan güven ve her geçen gün kendisini geliştirmesi sonucunda tekstil sektöründe adını duyurmaya başlamıştı. Sadece 1968 1975 yılları arasında 3 ortak (Mehmet Manyaslı - Erdinç Sülün bekir ...... ) kurdukları JAKARTEKS te birlikte çalışmışlardı .Daha sonra ortaklık dağılınca JAKARTEKS kapandı yerine Armül JAKar TEKStil in birleşimi ARJAKTEKS i kuran Mehmet Manyaslı mesleğini tak başına devam etmeye başladı .O dönemlerde koğukçınarda kurulu bütün dokuma fabrikalarına desen çizmişti.Bursa haricinde Denizli İstanbul da saygın dokumacılara emeği geçmiştir.Dönemin belli zamanlarda kendisine yardımcı olacak icatlarda bulundu desen büyütme makinesi , çözgüleri saymak için değişik makineler. Büyüttüğü yada küçüttüğü Aylinger kağıtlardan tekrar minik kareli kağıtlara çizerek onları çözgüsüne dokumasına göre renklendirerek değişik ebatlarda desenler çıkarmıştır. Daha sonra raporları ile deseni tamamlanıp tezgahtan çıkıp eline aldığı zaman kumaşa şöyle uzaktan bakıp bir sigara yaktımı işte onun en mutlu en güzel anı. Mehmet Manyaslı okumadı belki ama bir mühendisten daha başarılı bir matematikçiden daha pratik zekalıydı. Onu tanıyan kişilerin çoğu üniversite mezunu sanırken o okulun kapısından adım atmamıştı. Okumayı bile kızkardeşinin kitapları ile onunla birlikte öğrenmişti. Ama devamlı okudu. 1970 yılında hayatını Neşe Hn.la birleştirdi .1971 yılında Tek kızları Zühal Manyaslı ( Elçin ) oldu. 1977 yılındaki jakarlı dokumadaki kriz etkiledi ve desen yaptığı firmalar azaldı .Tekrar canlanması ile birlikte teknoloji de gelişmişti. Bir zamanlar küçücük desen kağıtlarına çizdiği ,guaj boya ile boyadığı ilerleyen zamanlarda ispirtolu kalemlerle renklendirdiği desenler şimdi tek tuşla bilgisayar ortamında yapılmaya başlanmıştı. Bu da teknoloji krizi idi. Günlerini hatta haftalarını verdiği desenler şimdi bilgisayardan birgünde çıkmaktaydı. Bu da rekabaeti haksızlaştırıyordu..emeğe saygı azalıyordu..Tabi eski dönemlerin titizliği işe olan saygınlığın azalması kendisini çok üzmüştü. Şu anda ;değil Bursa ,dünya çapında isim yapanlar bir zamanlar MEHMET Ağbi dedikleri kişiyi tanımamaya başlamışlardı. Zamanında yurtdışından makine getirip birçok mühendisleri,ustaları makineleri çalıştıramadıkları zaman ilk arayacakları kişi Mehmet Ağbileri idi. Çok zaman gecenin geç saatlerinde tezgahların başına gitmiştir. Yanında tek yardımcısı eşi olmuştur.Desenlrin hazırlık aşamasından sonra boyamasını nöbetleşe sabaha kadar çaışırlardı. Sadece verilen sözü yerine getirmek .Onun için söz yeminle eşleşmişti. Hala tezgahlarda onun yapmış olduğu jakarlı döşemelikler, havlular, bordürler dokunmakta. 54 yıllık ysşsm 25 MART 1994 yılı Cuma günü Saat 20:10 da yüksek tansiyon sonucu beyin kanaması ile son buldu 27 MART 1994 günü Bursa Ulucami de kılnan öğle namazından sonra Hamitler Asri Mezarlığına defnedildi.. Onu tanıyan ,onun yetiştirdiği ve bugün iyi yerlerde olan kişilerin tek ortak söyledikleri. Mehmet Ağbi başkaydı,daha ondan öğreneceğimiz çok şey vardı.

Kendisine mesleğinde yaptığı öncülükten dolayı şükranlar sunarım.

h_sey_n_aykir__unutulmayanlar__des_nat_r.jpg

Hüseyin AYKIR. DESİNATÖR

Desenciliğe 1972 yılında Ümit DOĞANIN yanında başladı, 1976 yılında Akın BOZKURT ile Demiryolunda bir yıl ortak olarak desinatörlük yaptı. 1977 yıllarında jakarlı dokumada olan kriz nedeniyle Tekel Merkez müdürlüğünde de çalışmaya başladı. Jakarlı dokumaya tekrar talep oluşmasıyla birlikte Duvar panoları yapmaya başladı. 1988 yılında Tekelden ayrılıp kendi adına Gökkurt işhanında desinatörlük bürosu açtı. O yıllarda piyasada Ekrem AZMAN, Mehmet MANYASLI, Arap ADNAN, Zeki SALAR, Akın BOZKURT ve Hüseyin AYKIR desinatör lük yapmıştır. Bu değerli desinatörler mesleklerinde bir öncü ve duayenlik görevi yapmışlardır.
Desen kâğıtlarına desenlerin karelenip büyütülerek çizilmesi ve guaş boyalarla boyanmasıyla başlayan jakar desenciliği, 1995 ten sonra jakar desenlerinin bilgisayarda yapılmaya geçilmesiyle gelişti.
2005 Mayıs ayında BUTTİM de bulunan desinatörlük bürosunu çalışan elemanlarına devrettikten sonra, yakın arkadaşı olan İsmail YAVAŞIN fabrikası HİLTEKS de çalışmaya başladı.
TEKSTİL SEKTÖRÜNE YAPTIĞI HİZMET VE KATKILARINDAN DOLAYI KENDİSİNE TEŞEKKÜR EDERİZ.

zeki_salar.jpg

Zeki SALAR. Desinatör

1947 yılında Bursanın Karacabey ilçesi Harmanlı köyünde dünyaya geldi. Dört kardeşten üçüncüsüdür. Annesini küçük yaşta kaybetmiştir. Resme olan yeteneği ilkokul öğretmenleri tarafından fark edilmiş ve kendisini bu yönde yetiştirmesi için babasına telkinlerde bulunmuşlardır. 1962 yılında 15 yaşında iken babasından habersiz olarak bursa ya yerleşmiştir.
1962-1965 yılları arasında muhtelif işlerde çalışmıştır. 1965 yılında Rekor Dokumacılık A.Ş. firmasının açtığı resim imtihanını kazanarak bu firmada ressam olarak çalışmaya başlamıştır.
1967-1969 yılları arasında askerlik görevini yerine getirmiştir. Askerlik dönüşü tekrar aynı firmada çalışmaya başlamıştır. 1975 yılında Resmen Jakar desinatörlüğü görevine getirilmiştir. 1978 yılında Desinatörlük ile birlikte İşletme planlamacılığı görevine getirilmiştir. 1980 yılında Fabrika teknik müdürlüğüne getirilmiştir.
1984 yılında firmadan ayrılarak Funda Desen Bürosu adı altında kendi işyerini açmıştır..
14 yıl serbest desinatörlük yaptıktan sonra 1999 yılında aktif iş hayatını sonlandırmıştır.
1999-2007 yılları arasında çeşitli firmalara teknik danışmanlık yaptıktan sonra emekli olmuştur.


TEKSTİL SEKTÖRÜNE YAPTIĞI HİZMET VE KATKILARINDAN DOLAYI KENDİSİNE TEŞEKKÜR EDERİZ.


hamdi_lale.jpg

Hamdi LALE (TEKSTİL TASARIMCISI)
1959 Küçük Ayasofya İstanbul doğumluyum. 1965 yılında Annem ve Babam beni İsviçre ye aldılar ve yuva okulundan başlayarak (Dil nedeniyle) maceralı bir hayatım başladı. Tüm okullarımı İsviçre de bitirdim ve 1976 senesinde Gessner A.G. Şirketinde çıraklığa başladım. Gessner Şirketi Sene 1841 Ağustos ayında Steiner şirketiyle güçlerini birleştirerek ortak başladılar 1929 ile Gessner AG, Waldshut, Rovereto yabancı holdinglerin, Lyon ve Dunfermline 2.200 kişi çalışıyordu, şimdi bir düşünün 169 senelik bir Desen Arşivi, evet ben o Arşive girdim şanslıyım neden biliyor musunuz her Cuma o arşivi düzenlerdim, sırf kokusunu almak değil onları ellerken ruhlarını hissediyordum üstündeki tozlar sanki şifa gibiydi evet haklısınız şanslıyım. Üç Ustam vardı baş ustam İsviçreli, ikinci ustam İtalyan ve üçüncü ustam Almandı, İsviçreli ustam bana dikkat, disiplin, öz veri, dürüstlük, çalışkan, şeref.. vs. ve en önemlisi yalan söylememeyi öğretti, İtalyan ustam trend, estetik, ruh, sevgi, aşk ve en önemlisi yaptığım her deseni hissetmem gerektiğini, ve her başladığım yeni deseni bir önceki deseni unutup sil baştan gibi algılamamdı, bunun nedeni kopyalama zihniyetini ortadan kaldırmaktı, Alman ustam bana ne öğretti biliyor musunuz alman usulü kısa ve öz Tekniği, detayı, incelik, dokunuşun kırılganlığını vs. ..hani derler ya Tükürük ve son Nokta.. evet onu öğrettiler. İsviçrenin son kalan USTALARI yılmadan kafama vura vura öğrettiler ve o zaman gördüm hissetim ve anladım Usta ne demek olduğunu, onlar öyle bir gururlu ve şerefli ustaydılar ki son sekiz senemde yönetimi bana devrettiler bunu yapabilmek için çok büyük sağ duyu ve öz veri gerekiyor yani bir fırın yetmiyor yüz fırım ekmek yemen gerek sağ olsunlar bana gösterdikleri sabır ve sevgi ve anlayışa, ve 1979 senesinin sonu mezun oldum ve 18 sene sağdık kalarak işimi Desen ve Arge yöneticisi olarak sürdürdüm. 1995 senesinde Vatanıma kesin dönüş yaptım, kendi Şirketimi TeHal Tekstil LTD. kurdum, 1995-1996 senesi EAT Cad-Cam Firmasına satış ve eğitim görevlisiydim 1997 senesi Buttim Plaza Desen atölyemi açtım ve Elvin, Korteks, Erol Türkün vs.. Lider Firmalara hizmet verdim.

Evet Arkadaşlar daha çok anlatacak konu var ama kabaca Öz geçmişim… bu konu da küçük bir şeye dayanmak istiyorum.. Dünyamız o kadar yapay sanal ve klişe ki.. biz sanatkarlar daha hür, doğal ve özgürlüğü seçeriz o nedenle Öz geçmişinizi yazarken Sanatkar sanız ruhunuzu katmaya unutmayın, sevebileceğin bir iş seçersen yaşamında bir an bile çalışmış ve yorulmuş olmasın.

Sevgi ve Saygı..Hamdi Lale

KENDİSİNE TEKSTİL SEKTÖRÜMÜZE KATKILARINDAN DOLAYI TEŞEKKÜR EDERİM. K/U

s_reyya__z__men._des_nat_r.jpg

.
.


SÜREYYA ÖZÇİMEN.. DESİNATÖR
KOCA USTA OLARAK HİTAP EDİLİR.
1929 Bursa doğumlu
Tekstil mesleğine 1951 yılında Hacı Resul Mehmet İpekçi Dokuma Fabrikasında işe başladı. 1968 yılına kadar Fb. de ustalık armür-jakar desenciliğini ustalarından öğrenip kendisini yetiştirdi. 1969 yılında Adana Güney Sanayii'ne gidip 36 adet Didiriş dokuma tezgahlarını kurup üzerlerine 1200 çengelli jakarları monte edip çalıştırmıştır. O tarihten bugüne kadar Bursa'da desinatörlük ve imalat yaparak yararlı olmaya çalışmaktadır.

TEKSTİL SEKTÖRÜNE YAPTIĞI HİZMET VE KATKILARINDAN DOLAYI KENDİSİNE TEŞEKKÜR EDERİM.

mehmet_uzun.jpg

MEHMET UZUN

1943 yılında Bulgaristanın Eskicuma kasabasında dünyaya gelmiştir. 1952 yılında Ailesi ile birlikte Türkiyeye göç etmiş Konyada ikamette bulunmuştur. Birkaç yıl sonra Osmaniyenin Sakarcalık köyüne göç etmiş , küçük yaşlarda pamuk tarlalarında çalışmıştır. Daha 12 yaşında üç arkadaşıyla birlikte köyünden ayrılarak orta öğrenim görmek üzere Osmaniyeye gitmiştir. Ekonomik şartlar nedeniyle orta öğrenimini yarıda keserek köy hayatına geri dönmüş , daha 19 yaşında Halise hanım ile hayatını birleştirmiştir. Henüz askerlik görevini yapmadan Nilüfer adında bir kız çocukları olmuştur. Askerliğini yaptıktan sonra ekonomik şartlar nedeniyle Bursaya göç ederek tekstil hayatına boyahanelerde çalışarak başlamıştır. Boyahanelerde çalışırken aynı zamanda ustaların yanında Jakarlı desen kartonu delim işini öğrenmiş , 1960lı yılların sonuna doğru kendi atölyesini kurmuştur. Titiz bir çalışma prensibine sahip olmasından dolayı desenleri müşterilerine teslim etmekle kalmayıp tezgah iskelelerinde , jakar üstlerinde bulunarak hatasız numunelerin dokunmasına emek vermiştir. Demiryolu caddesinde geçirdiği 40 yıllık meslek hayatının son yıllarında Oğlu Yalçın Uzun ve kızı Nilgün Duman ile birlikte mekanik desen makinalarına bilgisayar teknolojisi uyarlatarak mesleğin ileriki yıllara taşınmasına öncülük etmiştir. Atölyesinde sahip olduğu tüm makine ve ekipmanın bakımını kendisi yaptığı gibi hurdaya çıkarılmak üzere olan delim makinalarını revize ederek kullanılır hale getirmiştir. Dört çocuk babası Mehmet UZUN 2009 yılında akciğer kanseri hastalığına yakalanarak iki yıl tedavi görmüştür. Ancak yakalandığı amansız hastalığa yenik düşerek 15.09.2011 tarihinde mücadele ve onur dolu bir hayatı geride bırakarak hakkın rahmetine kavuşmuştur.
TEKSTİL SEKTÖRÜNE YAPTIĞI HİZMET VE KATKILARINDAN DOLAYI KENDİSİNE TEŞEKKÜR EDERİM.

ismim@benimadresim.com

Bana ulaşmak için yukarıdaki e-mail adresini kullanın